5 Mart 2013 Salı

BALONLAR ÜLKESİNE YOLCULUĞUMUZ:)



   Kızımla 14 Şubatta memlekete doğru uçak yolculuğuna çıktık . Bu aklı başında geçirdiği ilk uçak yolculuğuydu diyebiliriz. O kadar çok mutlu oldu ki anlatamam.Nasıl sevindi ,nasıl daha gitmeden hayaller kurdu havada uçan uçakları gördükçe...

  Daha gitmeden başladı soruları :

 - Anne havada bulutları da görebilecek miyiz?

- Anne orda balonlar ülkesini de görebilecek miyiz?

-Anne bir uçurtmaların kaçanlarını da orada görbilecek miyiz?

-Annee,annee...anneeee... gibi hayalinde nasıl canlandırdıysa hepsini tek tek sıraladı...

Dedesi aradığında ona biz uçağa binip balonlar ülkesinden beri size geleceğiz sana da balon getirebiliriz dedecim demeler ,anneannesize dönüşte seni de balonlar ülkesine götürcez anneanne üzülme demeler ....çok heyecanlıydı çookkkk... inanın ben ondan daha da heyecanlıydım her sorusuna hayallerini yıkmadan makul açıklamalar yapmaya çabalamaktan arada yorgun düşsemde yine de çok heyecanlıydım ...

 Eeee bunun ilk aklı baında deneyimi olacağını düşününce acaba korkacak mı,acaba ,çişi gelir mi,acaba rahat eder miyiz, balonlar ülkesi olmadığını anlatsam da acaba gerçekte hala olduğuna inandığından çok hayal kırıklığı yaşayacak mı nasıl anlatıcaz vs vs vs ...

Gelelim uçak maceramıza:

1 saat erkenden çekimimizi yaptırdık aha dedim başlıyoruz daha kapıdan girişte kokoş kızımın çantasını ve montunu çıkarmak isteyen görevliye cırladıı...''O benim çantam alamazsın o benim montum çıkarmıcam ben balonlar ülkesinde üşürüm onlarsız çantamsız gitmem .... o annemin çantası,o annemin montu ,çıkarmaa annee almasınlar naparız onlarsızz....sonra valizimizi vermek istememeler ; onlarda kıyafetlerimiz var bizim gitmesin valizimizzzz '' ikna edene kadar göbeğim çatladı kuzuyu...neyse bekleme salonuna geçtik güç belaa...

1 saate yakın bekledik sürekli sorular eşliğinde ,sonra alıştı beklemeye gelen giden uçakları bekledi,şarkılar söyledi avazı çıktığınca ,en son wc ye de gitti ve uçağa geçtiik.en azından buraya kadar çok zor olmadı!

Yerimize oturduk hanfendiyi cam kenarında tahsis edilmiş köşesine aldı hostesimiz:) sevilmek her çocuğun olduğu gibi bizimkininde çok hoşuna gitti saçlarını çok güzel yapmıştık gelen giden tüm hostesler saçlarına laf attı ,sevdi,mıncıkladı durdular kuzumu ,allahım bizimki bir havalrda bir kasıldı,kurum kurum kuruldu:))) neyse ...kemerini bağladık zor zahmet bu sefrede ben bişey göremiyorum ,neden gitmiyoruz ,ama gidelim artık ,ne zaman uçacaz anne yeter demeleri başladı:)neyseki havalandık ...işte başlıyoruz...

önce kemerini açma kapama olayıyla baya uğraştı açtı kapattı,açtı kapttı,ben yapabiliyorum ben yapabiliyorummm diye sevinç çığlıkları eşliğinde...neyseki hostesimiz gelip bağlamak zorundasınız küçük hanım ancak inince açabilirsiniz diye tatlı sert uyardı da daha açmadı...sonra;

Ağzındaki sakızıyla son ses şarkı söylemeye başladı kuzum herkesi rahatsız edecek şekilde hemde bir taraftanda dışarı bakmaya çabalıyo tabi ...yalnız şarkıya da bittim ben :

''YUMURTAAMIIINNN SARISSIIII ,ECE ZÜMRAAA ÇOOOKTATLIII'' o kadar geniş repertuarındna seçe seçe bu şarkıyı seçti ya ona mı üzüleyim hiç susmadan  yavaş dedikçe sessli söylemesine mi bilemedim ...allahım bitsin şu yolculuk diyorum bir an önce neyseki sadece 1 saat sürecek diye teselli ediyorum kendimi öndeki arkadaki yanlardaki herkes de bu şarkı söyledikçe gülme krizinde bu arada allahtan :))) ama sadece kızımın ön koltuğundaki beyefendi hariç!

yarım saat falan sürdü şarkı söylemesi yolu yarıladık bu sefer tvdeki görünlerden ingilizce sayılara taktı ,bunlarda benim gibi öğrenmişler diyerek sayı saymaya başladı neyseki sessiz sessiz! sadece yakın çevre duyacak şekilde sayıyo en azından derken sesin volümü giderek yükselmeye başladı avazı çıktığı kadar uçağın gürültüsüne inat saydı da saydı defalarca....bir ara önündeki yemek masasını keşfetti! tam kabus...

Kemeri bağlı olduğundan ayaklarıyla açmaya çabaladı...öndeki beyefendi de uyumaya çalışıyo sanırım ...kızım yapma bak rahatsız oluyo öndeki amca dedikçe ''ama ben yapmak istiyorum ,ama ben açmak istiyorum '' diye diye tıkırdatmaktan en son sert bakışlı beyefendiyle beni muhatab ettti. özür diledim ama kusura bakmayın demekten öte gidemiyorum diye gevledim maalesef:S eskiden ne kadar çok kızardım böyle çocuklara ...nasıl eğitmişler nasıl öğretmişler falan diye saydırırıdım :S ama gördüm ki anne naparsa yapsın bazı şeylere engel olamıyo çok üstüne gitsem bu sefer gidelim diye ağlamaya başlıcak önümüzdeki beyefendi de eminim daha çok rahatsız olacak ama en çok da ben rahatsız olacağım napalım dedik belki kalan 15 dakikayıda atlatırız sorunsuz ağlamadan diye dua etmeye başladım....

Sonra benim kız ben onun kapağı açmasına izin vermedim ya ! hayali bir bebek yaptı kendine anne bak bu benim bebeğim diyerek sevdirdi bebeğiniz bir güzel sessiz sessiz sonra bana ne dese beğenirsiniz'' anne bu benim bebeğimya hani,ben de onun annesiyim ya işte bu bebek burayı ayağıyla böyle(vurarak yine ) açmak istiyormuş ben de annesi olarak ona izin veriyorum .vur bebek.''

:))bende gayet ciddi bir şekilde be de senin annenim ben sana da bebeğine de izin vermiyorum yapmamalısınız öndeki beyefendiyi rahatsız ediyorsunuz çünki dedim . cevap: bebeklere anneleri izin verebilirler anneanneleri değil ben annesiyim izin verorum ben''...buyrun burdna yakın ...ne dicemi şaşırdım yemin ediyorum verecek cevap bulamadım kelime haznem sıfırlandı sanki....

neyseki uçağımız inişe geçmiş bulunuyo bu süre zarfında:) hadi iniyoruz bak bulutlara falan derken oyalandı biraz kulakları uğuldadığından yine yumurtamın sarısı şarkısını mırıldanmaya pardon avazı çıktığınca söylemeye başladı:) bir taraftanda bulutları seyretti tabiibücür boyuyla ne kadar görebildiyse artık:)

Ama son bombamız en sona saklandı ...öndeki beyefendi inişe hazırlanırken döndü ve çok yaramaz bir kızınız var dedi.bende bu kadra zabdedebildim kusura bakmayın dedim .kızım adama ne dese beğenirsiniz: ''Anneee ben yaramaz bir kız değilim '' sonra eğildi ön tarafa doğru adamın yüzüne bakarak ''ben yaramaz bir kız değilim! '' dedi sinirle kaşlarını çatarak ...gülsem mi ağlasam mı,sevinsem mi,üzülsem mi....karıştım neyseki bitti bu macera dedim dönüş yolculuğunu düşünmek bile istemeden en azındna günü kurtarmıştık artık.... o sert mizaclı beyefendiye bile gülme eşliğinde maşallahhh maşşalllahhh dedirtti kuzum yaaa...inerken birde arkamızdakilerden ve hostes ablalarımızdan da birreer maşallah alarak kapattık bu balonlar ülkesi yolcuğumuzu:))....



Dönüşü anlatmıyorum bile...uçağa binene kadar yine aynı olaylar ,yok valizimiz gitmesin yok montum yok çantam vs vs ...ama uçağa bindik havalandık veeee gelene dek uyudu ;)))) bundan sonra uyku saatinde yapmayı planlıyorum uçak yolculuğumuzu:) zira  daha sert ve uyumak için 1 saatinin çok önemli olduğu birine denk gelme ihtimalimizi göze alamıyorum:))eğer 2.5 yaşında bir veledle yola çıkacaksanız sizde mutlaka uyku saatine denk getirin derim ...tecrübeyle sabitlendi:)))

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder